Birçoğumuzun içini kemiren, adını koymadan yaşadığı ama geceleri uykusunu kaçıran o duygu: gelecek kaygısı.
Geleceği yani belirsizliği ve muğlak olanı merak etme. Bir şeylerin iyi gitmeyeceğini, hatta hiçbir şeyin yoluna girmeyeceğini düşünmek. İçimizi dolduran sessiz bir korku. Ve yalnızca bireysel değil, hep birlikte taşıdığımız bir ağırlık bu.
Kaygı Nedir?
Kaygı, bireyin baskı altında hissettiği endişe ve stres hali olarak tanımlanabilir. Bir başka ifadeyle, insan yaşamını tehdit eden ya da tehdit olarak algılanan çevresel durumların ortaya çıkardığı bir duygu durumudur. Bu duygu, şiddetine göre farklı etkiler yaratır. Hafif ve orta düzeydeki kaygı bireyi harekete geçmeye teşvik ederken, yoğun kaygı düzeyinde kişi kendini çaresizlik içinde hissedebilir ve bu durum yaşam kalitesini ciddi ölçüde düşürebilir. Özellikle kontrol ve güç kazanma ihtiyacı duyan bireylerde bu tür yüksek şiddetli kaygı daha sık görülmektedir. Kaygı, bir yandan bireyi çevresel tehditlere karşı uyararak hayatta kalmasına katkı sağlar, diğer yandan da ruhsal dengeyi zorlayarak olumsuz düşünceleri beraberinde getirebilir. Geleceğe dair karamsarlık, başarısızlık korkusu, umutsuzluk ve yoğun endişe duyguları genellikle kaygı deneyiminin temel bileşenleridir.
Cüceloğlu’na (1991) göre kaygının ortaya çıkışında çeşitli psikolojik ve çevresel etkenler rol oynamaktadır. Kaygı yaratan, kaygı düzeyini arttıran etmenler;
- Bireyin destek aldığı kişi ya da kaynakların ortadan kalkması
- Kişinin olumsuz bir durumla karşı karşıya kalması ya da bu tür bir durumu yaşayacağına dair beklenti geliştirmesi
- Geleceğe dair belirsizlikler
- Bireyin kendi yaptığı bir eylem ile içsel değerleri arasında bir çatışma yaşaması da duygusal bir gerilim yaratmakta ve kaygı duygusunu beraberinde getirebilmektedir.
Gelecek Kaygısı Nedir?
Gelecek kaygısı, bireyin yaşamının ilerleyen dönemlerinde karşılaşabileceği olumsuz durumlara dair duyduğu yoğun ve sürekli endişe halidir. İlişkiler, iş hayatı, kariyer planları, sağlık sorunları, ekonomik belirsizlikler, toplumsal koşullar ve hatta dünyanın genel gidişatı… Tüm bunların nasıl şekilleneceğini bilememek ve kontrol edememek, zihinlerde derin bir belirsizlik duygusu yaratır.
İçeriği yaşa ve yaşam evresine göre değişse de, gelecek kaygısı yalnızca gençlerin değil; orta yaş grubunun ve yaşlı bireylerin de ortak duygusal yüklerinden biridir. Yaşamın farklı dönemlerinde, farklı sebeplerle ama benzer bir duyguyla karşımıza çıkar: Bilinmeyene dair endişe. Bu kaygı, bazen “Ben ne yapacağım?”, bazen “Çocuğumun geleceği ne olacak?” ya da “Ya yalnız kalırsam, ya bakıma muhtaç olursam?” gibi sorularla kendini gösterir.
Gelecek kaygısının nedenlerine bakacaksak olursak ise:
- Yoğun rekabet ortamında var olmaya çalışmak
- Ergenlik dönemindeki bireylerin gelecek üzerine erken yaşta derin sorgulamalara başlaması
- Uzun süreli işsizlikle karşı karşıya kalmak
- Sorumlulukların artması ve bu yükün birey üzerinde baskı oluşturması
- Maddi zorluklar ve geçimle ilgili endişeler
- Arzu edilen eğitime erişememek
- Hedeflenen mesleği gerçekleştirememe durumu
- Kişisel gelişim sürecinin sekteye uğraması ya da tamamlanamaması
- Yaşanılan ülkenin yapısının istikrarsız olması; sürekli değişen sistemler, ekonomik krizler, eğitimdeki düzensizlikler, güvenlik kaygısı, göçler, toplumsal kutuplaşma ve hızla değişen gündemler insanları sürekli tetikte tutar.
Bir sabah uyandığımızda her şeyin değişebileceğini bilmek, zihnimizi hiç dinlenemeyen bir alarma çevirir. Gelecek, umut değil tehdit gibi görünmeye başlayabilir. Sanki her an kötü bir şey olacakmış gibi hissetmek, rahatlayamamak, gevşeyememek, zihnin “tehlike var mı?” diye sürekli çevreyi taramasına sebep olur.
Belirtileri Nelerdir?
Gelecek kaygısı farklı yaş gruplarında, farklı belirtiler ile kendisini gösterebilir.
- Gergin ruh hali
- Kalp atış hızında artış
- Bunalmışlık hissi
- İç daralması
- Odaklanmada zorluk
- Titreme
- Dikkat ve odaklanmada zorluk
- Uyku problemleri
- Aşırı düşünmek
- Ruminasyon
- Endişeli ruh hali
- Heyecan
- Kas gerginlikleri
- Baş ağrısı
- Baş dönmesi
- Mide bulantısı
Bu Kaygıyla Nasıl Baş Edebiliriz?
- Küçük ama kontrol edilebilir hedefler belirleyin. Uzun vadeli planlar belirsizlikle birleşince panik yaratabilir. Bunun yerine günü bölmek ve bugüne odaklanmak işe yarar.
- Zihninizi yoran haber kaynaklarına mesafe koyun. Bilgilenmek önemli ama sürekli maruz kalmak zihinsel zehirlenmeye neden olabilir.
- Sosyalleşin ve paylaşın. Benzer kaygıları yaşayan insanlarla konuşmak, yalnızlık hissini azaltır.
- Duygularınızı tanıyın ve kabullenin. Kaygı, birçok insanın yaşadığı doğal bir duygudur. Onu bastırmak yerine anlamaya çalışmak, baş etme becerilerinizi güçlendirir.
- Duygularınızı inkar etmeyin. Gelecekten korkmak zayıflık değil, farkındalıktır. Gelecek kaygısıyla baş etmenin ilk adımı, bu duygunun varlığını kabul etmektir. Ne hissettiğinizi tanımak, duygulara bilinçli bir alan açmak süreci başlatır.
- Kontrol ihtiyacınızı gözden geçirin. Hayatı tamamen kontrol etme çabası kaygıyı artırabilir. Gerçekçi hedefler belirlemek ve mutlak kontrol yerine “etki edebileceklerinize” odaklanmak daha işlevseldir.
- Riskleri sıfırlama çabasını bırakın. Sürekli olarak felaket senaryoları üretmek ve her riski tahmin etmeye çalışmak zihni yorar. Bunun yerine, riskleri tamamen ortadan kaldırmak yerine yönetilebilir hale getirmek önemlidir.
- Risk yönetimine odaklanın. Hayatta riskler her zaman vardır; mesele bu risklerle nasıl başa çıkabileceğinizi bilmek ve esneklik gösterebilmektir.
- Kendinize güvenin. Olumsuz durumlarla başa çıkma gücünüze, çözüm üretme becerinize ve duygusal esnekliğinize güvenmek, kontrol çabasını azaltır ve kaygıyı hafifletir.
- Profesyonel destek alın. Bu yoğunlukla baş etmek bazen tek başına zor olabilir. Bir uzman eşliğinde ilerlemek iyileşmeyi hızlandırır.
Gelecek kaygısı , geleceğinizi mahvetmek zorunda değildir. Ama eğer bugününüzü işlevsiz hale getiriyorsa durup düşünmek gerekir. Bazen bu duygularla tek başına baş etmek ise çok zordur. Kendinizle, kaygınızla başa çıkmakta zorlandığınızda ise destek almak bir ihtiyaçtır. Hem bugününüze hem de yarınınızı daha sağlıklı inşa etmek için ilk adım yolunda İsmer Aile Danışma Merkezi olarak yanınızdayız.