Özgüven; her zaman en iyi, en güçlü ya da en başarılı olmak değil, kendini olduğu haliyle kabul edebilmektir. Kişinin hem olumlu hem olumsuz yönleriyle “Ben değerliyim çünkü benim” diyebilmesidir. Gerçek özgüven, kişinin yeteneklerini tanıması, sınırlarını bilmesi, değiştiremeyeceklerini kabul etmesi ve değiştirebilecekleri için çaba göstermesidir.
Özgüven doğuştan gelen bir özellik değildir. Çocuğun doğumundan itibaren çevresinden aldığı mesajlarla gelişir ve şekillenir.
Özgüvenin Temelleri Nerede Atılır?
Bebek dünyaya geldiğinde kendini korumayı ya da değerli olduğunu bilmiyor olur. Bu kavramlar, onunla kurulan ilişki sayesinde gelişir.
Yaşamın ilk 3–4 yılı, benlik gelişimi açısından çok kritiktir. Bu dönemde bebeğin temel ihtiyaçlarının sevgiyle karşılanması, güven duygusunu ve özdeğer hissini besler.
Bu dönemde dikkat edilmesi gerekenler:
- Bebeğe dokunma biçimi, ses tonu, mimikler ve tepkiler özenli olmalıdır.
- İsteklerine zamanında ve uygun tepkiler verildiğinde, güven bağı güçlenir.
- “O sadece ağlayarak kendini ifade ediyor.” diyebilmek, empati ve kabulün temelidir.
Özgüvenli Çocuk Yetiştirmenin Temel Adımları
- İlgi Gösterin
Çocuğunuza varlığıyla değerli olduğunu hissettirin.
- Az ama kaliteli vakit geçirin.
- Onu fark ettiğinizi ve bundan mutlu olduğunuzu ifade edin.
- Konuşmak istediğinde dinleyin, göz teması kurun.
- Bol bol oyun oynayın.
- Güvenli Bağ Kurun
Çocuğun tüm ihtiyaçlarına duyarlı olmak, koşulsuz sevgi vermek demektir. Yanlış davranışlara müdahale edin ama onu “yaramaz çocuk” olarak etiketlemeyin. Davranışa sınır koyun, kişiliğe değil.
- Kendini İfade Etmesine İzin Verin
Fikirlerini önemseyin. Bir konuda karar alırken “Sen bu konuda ne düşünüyorsun?” diyerek sürece dahil edin. Bu, değerli hissetmenin en doğrudan yoludur.
- Beklentilerinizi Gerçekçi Tutun
Yaş ve kapasiteye uygun beklentiler belirleyin.
9 yaşındaki çocuğunuza yemek yedirmek kadar koruyucu; 2 yaşındaki çocuğunuzdan üstüne dökmeden yemesini bekleyecek kadar mükemmeliyetçi olmayın.
- Sorumluluk Verin
2–3 yaş itibarıyla çocuklar küçük görevleri üstlenmeye hazırdır.
Oyuncakları toplamak, sofraya peçete koymak, evcil hayvanı beslemeye yardım etmek gibi küçük görevler özgüveni destekler.
- Model Olun
0–6 yaş dönemi kişiliğin şekillendiği kritik evredir. Çocuk anne babayı gözlemleyerek davranış modeller. Siz kendi duygularınızı nasıl yönettiğinizi gösterdiğinizde, o da öğrenir.
- Güven Ortamı Yaratın
Ev, çocuğun kendini ifade edebildiği güvenli bir alan olmalıdır. Hatalarında bile anlayışlı bir tavırla yaklaşın.
- Sınırlarınız Net Olsun
Katı kurallar yerine mantıklı, tutarlı sınırlar koyun. Çocuk, sınırların içinde özgür olduğunu hissetmelidir.
- Kıyaslamayın
Her çocuk biriciktir. Kıyaslandığında değil, kendi potansiyeliyle takdir edildiğinde gelişir.
- Cesaretlendirin
Yanlış yapmak öğrenmenin bir parçasıdır. Eleştirmek yerine “Denediğin için seninle gurur duyuyorum.” diyebilmek çok değerlidir.
- Sorularını Cevapsız Bırakmayın
Merak eden çocuk, öğrenen çocuktur. Sorularına sabırla ve anlayacağı şekilde cevap verin.
- Dozunda Övgü Kullanın
Abartılı övgü, çocuğu “her zaman en iyi olmalıyım” baskısına sokabilir. Gerçekçi, emeğe odaklı geri bildirim verin:
“Bu resmi çizerken çok özen göstermişsin.” gibi.
- Kişiliğine Değil Davranışına Odaklanın
“Ne kadar dikkatsizsin.” yerine “Bu konuda daha dikkatli olabilirsin.”
“Sen yaramazsın.” yerine “Bu davranış beni üzüyor.” demek, çocuğun benliğini korur.
Sonuç: İlgi, Kabul ve Gerçek Bağ
Çocuğunuza gösterdiğiniz ilgi, onu aktif dinlemeniz, fikirlerini ciddiye almanız, özgüvenin tohumlarını besler.
Sağlıklı bir aile ortamı; iletişime açık, dürüst, benlik saygısı yüksek bireylerin yetişmesini sağlar.
Kısacası, özgüven “Ben yeterliyim.” cümlesine gönül rahatlığıyla imza atabilen bir çocuğun sessiz iç sesi olur.

