SONBAHAR DEPRESYONU

MEVSİM DEĞİŞİYOR PEKİ BANA NELER OLUYOR?

Yazı uğurlarken doğada bir takım değişiklikler oluyor. Doğa hüzne bulanırken canlılarda bu durumdan payına düşeni alıyor. Adeta dökülen sarı yapraklar gibi içimizde bir şeyler koparken, gökyüzünden damlayan yağmurlar gibi gözlerden yaşlar akıyor, dışardaki kasvet içimize yansıyor.. Sonbaharın getirdiği hava koşulları ruhumuza depresif duygu durumunu tam anlamıyla taşımış oluyor.

İlkbaharla uyanan doğa sonbaharla uykuya geçerken güneşi az görmek, iş sorumluluklarının artması, okulların başlaması, havaların serinlemesi insanlarda birtakım ruhsal değişimlere neden oluyor. Duygusal dengesizlikler ve depresif hislere kapılabiliyor; kendinizi yorgun ve halsiz hissederek yalnız kalmak, sosyal ortamlardan uzaklaşmak, dinlendirmediği ya da mutlu etmediği halde daha çok uyumak isteyebiliyorsunuz. Bu durumun başlıca belirtileri hüzün ve yorgunluk olurken diğer belirtileri de şöyle sıralayabiliriz;

Sabah uyanmakta güçlük çekme
Yataktan kalkmak istememe
Karamsarlık
Sinirli ve gergin ruh hali
Mutsuzluk ve umutsuzluk hali
Motive olmakta ve odaklanmakta zorlanma
İştahsızlık ya da aşırı yeme isteği
Kaygı bozuklukları
Cinsel enerjide azalma
SONBAHAR DEPRESYONU ‘ mevsimsel depresyon’

Hemen herkeste görülebilen günlük sıkıntıları ve stresi kış depresyonuyla karıştırmamak gerekir. Depresyon gündelik aktiviteleri yaparken zorlanmak gibi bireyin hayat kalitesinde önemli derecede düşüklüğe sebep olan, hayatını işlevsizleştiren bir hastalıktır. Normal depresyon ile mevsimsel depresyon arasındaki farka bakacak olursak. Mevsim değişikliğiyle gelen duygudurum bozukluklarının 2 haftadan uzun sürmesi durumunda normal depresyondan bahsetmemiz söz konusudur. Duygu durumu değişimi başlıca olmak üzere yoğun isteksizlik ve hayattan zevk alamamanın da eklendiği en az 5 belirtinin bireyde ciddi işlevsizliğe sebep olması normal depresyonken mevsimler değiştiğinde düzelmeye başlayan rahatsızlıklarınız varsa mevsimsel duygudurum bozukluğunun varlığından söz edebiliriz.

Mevsimsel depresyonun sebeplerine baktığımızda, psikolojik faktörler kadar biyolojik faktörlerin de rol oynadığı görüyoruz.

Biyolojik sebepler; Yağışlı ve bulutlu havanın gelmesiyle birlikte güneş ışığı eksikliği oluşmaktadır. Bu eksiklik beyinde mutluluk hormonunu ve D vitamini üretici etkisini azaltır. Karanlık saatlerin artmasıyla birlikte beyindeki serotonin hormon düzeyinde azalma ve melatonin (uyku-uyanıklık döngüsünü düzenleyen hormon) düzeyinde de artış söz konusu olur. Bu iki hormon düzeyindeki değişiklik mevsimsel depresyonun kapısını aralamış bulunur. Tüm bunların dışında da genetik yatkınlık ve daha önceden depresyon tanısı almış olmak da risk grubunda olduğunuzu göstermektedir. Özellikle karamsar, endişeli, sorumluluk duygusu yüksek, özgüveni düşük kişilerin sonbaharda daha fazla risk taşıdığı da bilinmektedir. Bu depresyona kadınlarda erkeklere göre dört kat fazla rastlanır.

Mevsimsel Depresyondan Nasıl Korunurum?!

                ‘Motivasyon hareketin kendisini getirir’ cümlesini unutmamanızı ve mevsimsel depresyondan korunmak için harekete geçmenizi önerir ve yapabileceklerinizi şu şekilde sıralayabiliriz:

Güne mutlaka iyi bir kahvaltıyla başlamayı tercih edin.
Yaz öncesine göre uyku düzeninizi ayarlayın. Aynı saatte yatıp, aynı saatte kalkarak düzenli uyuyun. Çok uykunuz olduğunu hissedebilirsiniz bunun mevsimsel olduğunu ve ne kadar uyusanız da yetmeyeceğini bilin.
Güneş ışığı alımı az olduğu için D vitamini takviyesi alabilirsiniz.
Gün ışığına çıkmayı ihmal etmeyin. 06.00-10.00 saatlerinde en az 30 dk dışarda bulunmaya çalışın.
Çalıştığınız ortamı güneş ışığını bol miktarda alacak şekilde konumlandırmaya çalışın.
İşyerinde kısa molalar verin.
Düzenli egzersiz yapın. Günde bir saat yürüyüş bile yeterli.  Erken saatte yapılan egzersizin günün geri kalanında enerjinizi arttıracağını unutmayın.
Egzersiz yapmaya vaktim yok diyorsanız işe gidip gelirken bir durak önceden inin ve gün ışığında yürüyün.
Sağlıklı beslenin. Düşük olan modunuzu gereksiz besin alımıyla ve ardından gelen kilolarla olumsuz etkilemeyin. Yeşil sebze meyveden zengin, karbonhidrattan uzak beslenmeye özen gösterin. Araştırmalar omega-3 düzeyleri yüksek bireylerin depresif durumlarla daha az karşılaştıklarını söylüyor. Omega-3’ten zengin beslenmeye özen gösterin(balık, ceviz, keten tohumu…)