Bipolar bozukluk, diğer adıyla manik depresif hastalık veya iki uçlu duygudurum bozukluğu olarak da bilinir. Kişinin çift ruh hali olağandışı değişimini ifade eden bir ruh sağlığı sorunudur. Normal şartlarda hemen herkeste belli durumlarda ruhsal iniş çıkışlar görülür. Fakat bipolar bozukluk yaşayan kişilerde daha ağır geçirilen iniş ve çıkışlar bireyin ailesiyle ve arkadaşlarıyla olan ilişkisini, okul, iş performansını, sosyal hayatını, maddi durumunu olumsuz etkileyebilmektedir.
Bipolar bozukluk veya manik depresif hastalıklarda, kişinin motivasyon, düşünme ve ruh halinde açık bir şekilde oynamalar göze çarpar. Buna göre manik depresif hastalar hem neşeli ve coşkun veya aşırı agresif dönemler yanında hem de depresif (çökkün) dönemler geçirirler. Bu iki duygudurum arasındaki seyir mevsimsellik de gösterir. Mevsimsel özellik olarak hastalar ilkbahar – yaz aylarında taşkınlık, coşkunluk yaşarken, sonbahar – kış aylarında ise çökkünlük, durgunluk içinde girerler. Özellikle ilkbahardan yaz aylarına geçiş hastaların alevlenmesi açısından en riskli dönem gibi görünmektedir.
Bipolar bozukluk yaşayan bir birey hayatı boyunca belli 4 dönemden geçer; mani, depresyon, hipomani ve karma hastalık dönemleri.
Kişinin ruh halinde çarpıcı değişikliklere yol açan yükselme ve alçalma dönemleri, depresif ve manik ‘ataklar’ olarak tanımlanmaktadır. Bazı kişiler depresyona ya da maniye daha yatkın olurken bazı kişilerde belirtiler, iki uç duygu durum arasında gidip gelme (karma epizot) şeklinde olabilmektedir.
Mani
Ani başlayan ve süresi 2 hafta-4/5 ay süren dönemdir.
Manik dönemdeki belirtiler şunlardır:
Duygu durumda kişinin içinde bulunduğu duruma uygun olmayan coşku, enerji artması, aşırı hareketlilik, saldırganlık
Hızlı ve heyecanlı şekilde çok konuşma
Uyku süresi ve derinliğinde azalma
Toplumsal kurallara uyamama
Dikkatte azalma ve dikkat dağınıklığı
Özgüven artışı, büyüklük fikirleri, büyüklük sanrıları (kendini başbakan, peygamber, ermiş zannetme gibi)
Düşüncesizce para harcama, aşırı ticari girişimlerde bulunma
Cinsel istekte artış
Yeme-içme-uyku ihtiyacının çok azalması ve kişisel bakım ihmali.
Eğer manik atak psikotik özellikli ise belirtilere, sesler duyma, hayaller görme, kokular algılama, ciltte karıncalanmalar veya dokunmalar hissetme şeklinde algı bozuklukları (varsanı/halusinasyonlar) da eklenir.
Hipomani
Hipomani, belirgin bir motivasyon artışıyla beraber görülür. Mani döneminden daha hafif belirtilerle seyreden bir dönemi ifade etmektedir. Genellikle bu dönemde kişiler kendilerinde bir değişim olduğunu fark etmeyebilirler. Yakınları ya da arkadaşları tarafından olduğundan farklı davrandıkları gözlenmektedir. Hipomaniye genellikle psikotik belirtiler eşlik etmez. Hipomani döneminden depresyon dönemine geçişler görülebilmektedir.
Depresif
Gizli başlayan ve manik nöbetlere göre daha uzun süren depresif dönemler yaklaşık 6-12 ay kadar sürer.
Depresif dönemdeki belirtiler şunlardır:
Dikkatin azalması ve dikkatini toplayamama,
Anlama, kavrama, hatırlama güçlükleri,
Benlik saygısında düşüş ve özgüven azalması, suçluluk ve değersizlik düşünceleri,
Geleceğe ilişkin karamsarlık ve güvensizlik,
Kendine zarar verme ve intihar düşünceleri ve girişimleri,
Bedensel halsizlik,
Uyku bozuklukları (uykuya dalamama, erken uyanma, sık sık uyanma, kâbuslar görme),
Cinsel istek kaybı,
İştah azalması veya artması,
Hareketlerde yavaşlama veya sıkıntılı hareketlilik,
İç sıkıntısı, darlık hissi,
Eskiden severek yapılan etkinliklere karşı ilgi azalması,
Sosyal ilişkilerde azalma,
İçe kapanma,
Ağrı,
Adet düzensizliği gibi bedensel yakınmalar.
Karma Epizot
Uç iki duygudurumunu aynı anda yaşamakta ve mutsuz hissederken aynı zamanda enerjik de hissedebilmektedir.
Kimler yakalanır?
Tüm dünyada benzer sıklıkta görülmektedir. Bipolar bozukluk her yaşta görülebilir ama genellikle 20’li yaşlarda başlar ,sıklıkla yaşam boyunca sürer. Kadın-erkek arasında görülme sıklığı açısından fark yoktur. Çocuklarda ve 65 yaş üstünde nadiren yeni teşhis edilmiş mani görülür.
Neler sebep olur?
Kesin nedeni bilinmemekle birlikte etkileyen bazı faktörlerden bahsedebiliriz; Bu faktörler arasında; beyindeki kimyasal dengesizlikler, genetik aktarım ve tetikleyici faktörler yer almaktadır.
Genetik faktörler
Birinci dereceden akrabalardan genetik aktarım sonucu kazanım yaşanabiliyor. Anne ve babasından herhangi birinde bulunan duygudurum bozukluğu öyküsü için bir bireyde bipolar gelişim riski vardır.
Kimyasal Dengesizlikler
Sinir hücreleri kendi aralarındaki iletişimlerini nörotransmitter adı verilen kimyasal maddeler aracılığı ile gerçekleştirir. Bu kimyasal maddelerin düzeyindeki dengesizlikler de bipolar hastalık gelişimi ile ilişkili olabilir.
Tetikleyici Faktörler
Kimi araştırmalarda çevresel ve yaşama ait etkenlerin bipolar bozukluk üzerinde etkili olabileceği ortaya konmuştur. Önemli derecede stres kaynağı olan olaylar sinir hücrelerinde hem yapısal hem de nörotransmitter düzeyinde değişiklikleri tetikleyebilir.Bunlar;
Günlük yaşamda karşılaşılabilinen üzücü olaylar; boşanma,iflas, işten çıkarılma, ilişkinin bozulması, sevilen birinin ölümü, hastalıklar…
Fiziksel, duygusal veya cinsel istismar
Ağır bir travma yaşama
Alt Tipleri
Yaşamda işlev kaybının önemli nedenleri arasında yer alan bipolar bozukluk kendi içinde bipolar 1, bipolar 2 ve siklotimik bozukluk olmak üzere 3 alt tipe ayrılır:
Bipolar I Bozukluğu
En az 1 manik atak olmakla birlikte öncesinde veya sonrasında hipomani veya depresif atağın mevcut olabileceği bipolar bozukluk alt türüdür.
Bazı bipolar 1 bozukluğu olan hastalarda psikoz (gerçeklikten kopuş) meydana gelebilir.
Bipolar tip 1, erkek ve kadınları eşit oranda etkiler.
Bipolar II Bozukluğu
Genellikle 4 gün boyunca hipomani atağının eşlik ettiği en az 2 hafta süren majör depresif atağın görüldüğü bipolar bozukluk alt türüdür.
. Bipolar II bozukluğunda manik atak mevcut değildir. Bu bipolar bozukluk alt tipi genellikle kadınlarda daha sık olarak ortaya çıkar.
Siklotimik Bozukluk
Diğer bipolar bozuklukluklara göre belirtilerin daha hafif seyrettiği alt türdür.
En az 2 yıllık süre boyunca hipomani ve depresif atak belirtilerini yaşayan kişilerde siklotimik bozukluk söz konusu olabilir
Bipolar Bozukluk tedavi edilmezse daha sık yineler ve oldukça önemli olan maddi-manevi, sosyal ve mesleki kayıplar yaşanmasına neden olur. Bipolar atakların seyrinde temelde uygun bir ilaçla tedavi, koruyucu tedavi ve yanında psikoterapi gerekmektedir. Aynı zamanda bipolar hastanın dalgalanmaları tüm aile bireylerini ve aile bireylerinin ruhsal sağlıklarını da etkileyebilir. İlişkilerde sorunlar yaşanabilir. İsmer Aile Danışma Merkezi olarak ister hasta yakını olarak ister de hasta olarak bu ruhsal yükünüzün farkındaysanız kendiniz için bir uzmandan ivedilikle destek almanızı öneririz.