Özgüven eksikliğinden bahsetmeden önce özgüvenin tanımına bakalım. Özgüven her şeyi yapabilmek, yapabildiğine inanmak, mükemmel olmak demek değildir. Özgüven kişinin aile hayatında, iş hayatında, sosyal hayatında kendi ve çevresiyle barışık, olumlu ve olumsuz yönlerini kabul etmiş şekilde var olabilmesidir. Aslında kendini tanıyıp kabul etmek, diğerlerinin onayına ihtiyaç duymadan kendini ortaya çıkarabilmesidir. Özgüven yaşamımızın kalitesini belirleyen içsel özelliktir. Eksiklerin varlığına rağmen değerli olduğunu bilmek ve bu inançla davranmaktır.
Özgüven eksikliği ise bireyin kendine verdiği değerin, kendisiyle ilgili düşüncelerinin, inancının olumsuz olmasıdır. Özgüvenin eksikliği kişiyi hayatının birçok alanında sınırlandırır ve hem gelişmesine hem de ilişki kurması/ ilerletmesine engel olur.
Özgüven eksikliği olan bireyler;
- Kendileri hakkında olumsuz duygu ve düşüncelere sahiptirler; umutsuz, güvensiz, kendine ve yapabileceklerine inanmaz…
- Olumlu özelliklerini görmezden gelir ve küçümserler.
- Kendilerini olumsuz kelimelerle tanımlar bunlara inanırlar.
- Kendilerini ifade etmekte sorun yaşarlar.
- Karar vermekte çok zorlanırlar.
- Yetenek ve sınırlarının farkında değildir.
- Kendine verdiği değer düşük veya olumsuz olduğu için olumlu bildirimleri, iltifatları kabul etmezler.
- Sürekli stres ve depresif ruh halinde olabilirler.
- Mutsuzluk duyguları yüksektir.
- İçe kapanma, utanç, suçluluk duyguları ve kendini başarısız, değersiz hissetme seviyeleri yüksektir.
- İlişkilere ve diğerlerine karşı hassastır.
Özgüven eksikliğinde birçok etkenden söz edebiliriz. Erken yaşam deneyimleri, okul döneminde zorbalığa maruz kalmak, ergenlikte olumsuz yaşantılar, stres, sağlıksız ilişkiler, sürekli yaşanan başarısızlıklar vb.
Tüm bunlar kişinin özgüveninde önemli yaralar açar. Çocukluk döneminde yaşanan eleştiriler, hayal kırıklıkları yetişkinlik döneminde yaşandığında kişi bunu kader olarak algılamaya başlar. Bu olumsuz düşünceler özgüven sorununu tetikler.
Kişinin yetiştiği ortam, deneyimler ve yetiştirilme tarzı özgüvenin şekillenmesinde önemli rol oynar. Anne- baba tutumları, yaşanılan deneyimler, deneyimlere çevreden gelen tepkiler özdeğer duygusunun gelişmesi veya azalmasında etkide bulunur.
Özgüveni nasıl arttırabilirim?
- Özgüven eksikliği probleminde adım atabilmek için öncelikle kişinin kendini sevmesi, değer vermesi ve kendine saygı duyması gerekir. Buna göre davranmaya başlayan birey diğerlerinin de kendisine göstereceği davranışları ve değeri değiştirecektir.
- Özgüven problemi sadece kendinize olan inançlarınızdan kaynaklanmıyor da olabilir. Belki de özgüveninizi düşürmenize sebep olan şeylerden biri de çevrenizdeki insanların size karşı olan olumsuz davranışlarıdır. Sosyal hayatınızda, ilişkilerinizde özgüveninizi zedeleyen, sizi tetikleyen bireyler olabilir. Böylesi durumlarda ortamdan, o bireylerden uzaklaşmalısınız.
- Özgüveninizi oluştururken yeni deneyimler, yeni başarısızlıklarla karşılaşabilirsiniz. Kendinize fazla eleştiriden kaçınmanız gerekir. Olumsuz düşüncelerinizden sıyrılmanız gerekir.
- Mükemmel olmayı hedeflemekten vazgeçmelisiniz. Normal seviyede belirlenen hedefler özgüveninizi ve kendinizle ilgili memnuniyetinizi destekler.
- Kendinize küçük hedefler koyun. Büyük ve ulaşamadığınız hedefler koymak sizin başarısız olma oranınızı arttıracaktır. Bu başarısızlıklarda kendinize olan güveninizi düşürecektir. Ancak koyduğunu küçük hedefler sizi daha kolay başarıya taşır ve başardıkça kendinize olan güveninizde yerine gelir.
Özgüven arttıkça, kendinize olan güveniniz ve mutluluk duygunuz da artacaktır.
Sizi aşağıya çeken insanları hayatınızdan uzaklaştırın ve size hak ettiğiniz değeri veren insanları hayatınıza alın. Size değer veren insanlarla birlikte olmak sizin de kendinize olan güveninizi arttırmanıza yardımcı olacaktır.
Özgüveninizi arttırma yolunda en etkili şeyin kendi çabanızdır. İsmer Aile Danışma Merkezi olarak kendinizi yetersiz gördüğünüz ve bir uzman desteğine ihtiyaç duyduğunuz noktada bizlere başvurabileceğinizi hatırlatmak isteriz.