İNATÇI ÇOCUKLARA KURAL KOYMA

Sözleriniz eylemlerinizle tutarlı olduğunda çocuklar sözlerinizi dinlemeye başlar ve bunları ciddi olarak algılar. Bunu bir örnekle açıklayalım: 10 yaşındaki Mete ve 6 yaşındaki kardeşi Nil su tabancalarını evde dolduramayacaklarını biliyorlardı fakat yine de mutfaktaki çeşme bahçedekinden daha hızlı doldurduğu için oraya girmeyi tercih ediyorlardı. Annesi su tabancalarını vermeden önce ikisini de uyardı. ‘Eğer bu tabancaları evde doldurmaya devam ederseniz onları sizden almak zorunda kalacağım’ dedi. İkisinden de ayrı ayrı söz aldı. Mete gönülsüzce evet dedi. İkisi de bahçedeki hortumdan su doldurmak için dışarı çıktılar oyun oynamaya devam ettiler. 5 dakika sonra annesinin dışarı çıktığını fark eden Mete bu bir fırsat diye düşünerek mutfağa girdi ve su tabancasını doldurdu. Nil annesinin söylediğini hatırladı ve su tabancasını bahçeden doldurmayı tercih etti. Annesi eve döndüğünde Mete’yi mutfakta su doldururken görünce sakin bir tavırla ‘Su tabancasını bana ver Mete’ dedi Eğer bahçedeki hortumdan doldurmayı kabul edersen yarın geri alabilirsin.’ Mete bir şans daha istedi sınırlarını zorladı, ağladı fakat annesi verdiği kararın arkasında durarak iradeli davrandı. Mete en sonunda vazgeçti yarın bir şansı daha olacağını biliyordu.

Çoğu inatçı yapıdaki çocuklarda olduğu gibi Mete annesinin kurallarını zor yollardan öğrenmeyi seçiyordu. Annesi Mete’nin bu kuralları öğrenebilmesi için bu davranışları birkaç kez tekrar etmek zorunda kaldı, yine aynı şekilde davranarak sakinliğini korudu. Mete’nin kardeşinden daha farklı bir öğrenme tarzı vardı. İnatçı yapılı bir çocuktu sınırlar uygulamasına ihtiyacı vardı. Diğer taraftan Nil uysal biriydi annesine sınamaya kalkmazdı. Onun yapısı anlaşmaya yönelikti. Mete ve Nehir’in annesi etkisiz disiplin yöntemleri ile boş o zaman harcamıyordu. Korkutmuyor ve bağırmıyordu, tartışmalar yoktu, çekişmelere girmiyordu. Basit, açık ve net bir şekilde mesajını veriyor ve bunu bir sözle tamamlıyor. Verdiği sözleri de etkili bir biçimde yerine getiriyordu. Mesajları netti ve bu sayede kurallarda net gözüküyordu. Öğrenmesi zor olan şeyleri kolay hale getiriyordu.

Çocuklar somut şeylerle öğrenir. Büyüklerin minyatürleri değillerdir. Piget çocukların zihinsel gelişimleri üzerine yaptığı bir araştırmada yetişkinlerden daha farklı düşündüklerini keşfetmiş ve onların yaşadıkları deneyimlerin inandıkları gerçekleri şekillendirmelerinde çok güçlü bir rolü olduğunu fark etmiştir. Yani çocuklar gördükleri ve duydukları, dokundukları, hissettikleri, deneyimledikleri şeyleri etraflarındaki gerçekliği belirlediği anlamına gelmektedir. Buna göre kurallarımızı çocuklara 2 basit yolla öğretebiliriz: sözlerimizle ve davranışlarımızla. Her iki de ders öğretir fakat yalnızca davranışlar somuttur. Gerçek kuralları belirleyen sözler değil pratiğini yaptığımız davranışlardır. Bizim sözlerimiz tutarlı bir şekilde davranışlarımızla uyumlu olduğunda çocuklar sözlerimizi ciddiye alır ve bunun arkasındaki kuralı benimserler. Sözlerimiz davranışlarımızla uyum sağlamadığında çocuklar bunu kabul etmemeyi öğrenirler ve neyi deneyimledilerse ona inanırlar.

İSMER Aile Danışma Merkezi olarak inatçı çocuklarda açık, basit ve net kuralların hayatlarında olmasını, onların ruhsal gelişimi ve kişilik yapısı için önemli olduğuna inanıyoruz.